ماۋزۇسى: 19- ، 20 - ئەسىر ئۇيغۇر مەدەنىيەت تارىخىدا مەھ
yusupjan
كۆمۈش ئەزا
Rank: 3Rank: 3


رەت نۇمۇرى: 74
نادىرلىرى: 8
جۇغلانما : 276
يازما: 35
كۆرۈش ھوقوقى: 30
خەتلەتكەن ۋاقىت: 2007-4-2
ھالىتى: توردا يوق
19- ، 20 - ئەسىر ئۇيغۇر مەدەنىيەت تارىخىدا مەھ

19- ، 20 - ئەسىر ئۇيغۇر مەدەنىيەت تارىخىدا مەھمۇد قەشقەرى
2007-يىلى 10- ئاينىڭ 23- كۈنى تۈركىيە ياۋرو--ئاسىيا يازغۇچىلار جەمئىيىتىنىڭ باشلىقى ياقۇپ دەلى ئإمەرئوغلۇ ماڭا ب د ت مائارىپ، پەن ۋە مەدەنىيەت تەشكىلاتى)UNESKO(نىڭ 2008-يىلىنى <<مەھمۇد قەشقەرى يىلى>> قىلىپ بىكىتىدىغانلىقىدىن ئۇچۇر بەردى ۋە بۇ مۇناسىۋەت ياۋرۇ -- ئاسىيا يازغۇچىلار جەمئىيىتى تەرىپىدىن چىقىرىلىۋاتقان <<قېرىنداش يازغۇچىلار>> ژورنىلىدا 2008- يىلى ئۇيغۇرلاردىكى مەھمۇد قەشقەرى تەتقىقاتىنى تۇنۇشتۇرىدىغانلىقىنى بىلدۈردى. ئۇنىڭ دېيىشىچە، بۇ جەمئىيەت ئالدى بىلەن ئۇيغۇرلار ئىچىدە مەھمۇد قەشقەرىنىڭ قايتىدىن تۇنۇلىشى ۋە دىۋاننىڭ ئۇيغۇر تۈركچىسىدە نەشىر قىلىنىشى ھەققىدە ئومۇمىي بىر مەلۇمات بەرمەكچى بولغان. ئۇنىڭدىن كېيىن <<دىۋان>>نى ئۇيغۇر تۈركچىسىدە يۇرۇقلۇققا چىقىرىش ئۈچۈن تىرىشقان ئالىملارنى ۋە ئۇلارنىڭ ئىلمىي ۋە ئىجادىي پائالىيەتلىرىنى تەپسىلى تۇنۇشتۇرماقچى بولغان. ياقۇپ دەلى ئإمەرئوغلىنىڭ بىلدۈرىشىچە، بۇ كىشىلەر ئابدۇقادىر دامۇللام، مەمتېلى ئەپەندى، قۇتلۇق شەۋقى، ئىسمائىل دامۇللام، ئەھمەد زىيائى، ئىبراھىم مۇتھى، ئابدۇلھەمىد يۇسۇپى، مىرسۇلتان ئوسمان، ئابدۇرېھىم ئإتكۈر ۋە ھاجى نۇرھاجى قاتارلىق ئون نەچچە كىشى ئىدى. ئۇ، بۇلارنىڭ بىئوگرافىيىسى، مۇھىم ئەسەرلىرى ۋە دىۋان ھەققىدىكى ماقالىلارنىڭ تۈركچە نۇسخىسىنى مېنىڭ ئىشلەپ بىرىشىمگە ھاۋالە قىلغان. شۇ ۋەجىدىن مەن ئالدى بىلەن شىنجاڭ ئۈنىۋېرسىتېتى فىلولوگىيە ئىنىستىتوتىنىڭ پروفىسورى غەيرەتجان ئوسمان بىلەن مەسلىھەتلىشىپ، ئۇنىڭ تۈۋەندە بىرىلگەن ماقالىسىنى ئانادولۇ تۈركچىسىگە ئإرۈپ، <<قېرىنداش يازغۇچىلار>> ژورنىلىدا ئىلان قىلىشنى لايىق تاپتىم. تەرجىمە جەرىيانىدا ماقالىنىڭ قۇرۇلمىسىنى نەزەرگە ئېلىپ، بەزى جايلىرىنى ئاپتورنىڭ رۇخسىتىنى ئېلىپ قىسقارتىۋەتىم. يەنە ياقۇپ دەلى ئإمەر ئوغلىنىڭ بىلدۈرىشىچە، بۇ يىل ياۋرۇ ئاسىيا يازغۇچىلار جەمئىيىتى ئۇيغۇر زىيالىلىرىنىڭ مەھمۇد قەشقەرى ۋە دىۋان ھەققىدىكى تەتقىقات ماقالىلىرىدىن تاللاپ تەرجىمە قىلدۇرۇپ 400-500 لىك بىر كىتاپ قىلىپ نەشىر قىلماقچى بولىۋېتىپتۇ. ئەگەر بۇ ئارزۇ ئەمەلگە ئاشسا ئۇيغۇر زىيالىلىرىنىڭ تۈركىيە ئىلىم ساھەسىدىكى ئىتىبارى ئالاھىدە دىققەتنى تارتىدۇ. بۇ ئەلبەتتە ئۇيغۇرلارنىڭ ھەر ساھەدىكى بولۇپمۇ ئىلمىي، پىكرىي ۋە ئەدەبىي ساھەلەردىكى ئىجادىيەتلىرىنىڭ تۈركىيىدە كەڭ تۇنۇلىشىغىمۇ بەلگىلىك دەرىجىدە تۈرتكىلىك رول ئوينايدۇ. شۇنى ئۇنتۇپ قالماسلىق كىرەككى، <<مەھمۇد قەشقەرى يىلى>> ئۇيغۇرلارنىڭ خەلقارادا مىللىي ئوبرازىنى تىكلەشتىكى ئەڭ مۇھىم  ئامىللارنىڭ بىرىدۇر. ھەر كىم بۇ يولدا ئإزىنىڭ ئەقلىي ۋە پىكرىي قۇدرىتىنى قوزغاپ، ئەجدادلارنى ئۇلۇغلاشنىڭ بولۇپمۇ قانداق ئۇلۇغلاشنىڭ يېڭى بەلگىلىرىنى ئوتتۇرىغا چىقىرىشى كىرەك.
-- يۈسۈپجان ياسىن


19. ve 20.asırlardaki Uygur Kültür tarihinde Kaşgarlı Mahmud

Geyretcan OSMAN(Utğur)



Büyük düşünür ve şair Yusup has hacip şöyle diyor: “alimlerin ilmi halkın yolunu aydınlatır, onları pek çok sev ve onlardan Hürmetle bahset, senin için lazım olan onların ilmidir; onlar insanlara yol gösterecek, doğruluğa sevk eder. onların ilmi halk için bir maş’ale oldu, geceleyin meşale yanarsa, insanlar yolu şaşırmazlar;”(1)  
Büyük adamlara saygı göstermek, bilginleri anmak ve eserlerini korumak, istinsah etmek, hikmet savlarını okumak ve üzerinde mütalaa etmek, adına türbe ve anit kabrı yapıp her zaman ziyaret etmek, bu süretle yeni nesilleri yetiştirmek Uygurların geleneksel bir yaşam tarızlarındandır. Kaşgarlı Mahmud 11.asırda yaşayan büyük Türk dilcisidir. O, Divanü Lugat-it -Türk adli eseriyle tanınmıştır. Uygurların, Kaşgarlı Mahmud’un doğum yeri olan Kaşgar’a bağlı Opal kasabasının Azik köyünde yer alan çok manzaralı “Noruz Bulak” yanında bulunan tepelik bir alanda Türbe yapıp 1000 senedir ziyaret etmekte oldukları yukarıda bahsettiğimiz fikrin açık bir delilidir.(2)
Uygurların yakın çağ tarihinde yaşayan bir çok bilim sever adamlar çeşitli şekiller ile Kaşgarlı Mahmud’u anmış ve ona saygı göstermiş. Bunlar Kaşgarlı’dan iftihar duymuş ve eserleri hakkında mesaj vermiştir ve bu büyük bilim adamının adının son nesillere ulaşması için büyük çaba harcamıştır.
Aşağıda 19. ve 20.asırlarda yaşayan Uygur aydınlarının ve yabancı millet müelliflerinin Kaşgarlı Mahmud hakkında verdiği bilgileri göstereceğiz.
1. Kaşgarlı Mahmud’un Türbesi hakkında özel bir tezkere yazılmıştır. Aynı tezkerenin esas  muhtevası kimi adamlar tarafından ezberlenmiştir. Bildiğimiz ilk tezkerelerden birini Kaşgarlı tarihçi Abdul-Alı, Tezkere’i Hazreti Mollam adi altında 1791’de yazmışmıştır.(3) Bu gibi tezkereler günümüze kadar halk arasında saklanmıştır.
2. Kaşgarlı Mahmud’un Türbesi “Hazreti mollam” adıyla maruf olmuştur. Burası Bilgiç adamların ve ilim peşinden koşanların sık sık toplanıp, ziyaret edecek, ateş gecesi ve bilimsel konuşmalar düzünleyecek bir yer haline gelmiştir. böyle bir tutumun ne zamandan başlayarak yaygın bir duruma geldikleri hakkında elimizde yazılı bir malzemelerin bulunmamasına rağmen, aynı eylemin 20.asrın 50’lı yıllarına kadar devam ettiklerini gören kimseler ve muşahidler vardır.
3. Muhammed Sadik Kaşgari(1725-1849), Mesnevi Şirip adlı kitabın cilti üstüne hicri 1252’de (1836-1837) bir “hediyename” yazmış ve aynı kitabı Kaşgar Opal’da bulunan “Hazreti Mollam” türbesine mutlak vakfetmiştir. üzerinde şöyle yazılmıştır: “hicri 1252’de yanı Sığır yılı 14.recep günü şeriatı temel yapmış olan Kaşgar kadı mahkemesinin kadısı – ben ki, Molla Sadik Alam Ala Ahunoğlu şu hususta bir hüccet verip mühürledimki, ben bu sene 114 yaşındayım. vücudumun sağlam bir durumu altında, ilime karşı hislerim, sevgilerim ve erdemli bir davranışlarım ile aydınlığın kaynağını oluşturan, muhtevası sadece ilimden kurulmuş olan ve alti defterden muteşekkil olmak süretiyle sayfaları çok itinali ve güzel bir biçimde yazılan bu paha biçmez ve altın para ile satın alınmış varlığım sayılan Mesnevi Şirip adlı bu kitabımı Kaşgar’ın Opal bölgesinde dağ yamaçlarında bulunan “arık bulak” yanına gömülmüş Hazret mevlam, dinin güneşi, Huseyinoğlu, kalem sahibi Kaşgarlı Mahmud’un Türbesine mutlak vakıf ve ebedi olarak armağan ettim”(4) O sırada , Kaşgar’ın ünlü ve büyük şahsiyetlerinden müderris, din adamı Nazar Ahunum, baş katib Molla Abdulrahim Nizari, Noruzahun katib, Turduşahun katib, Turdi Şeyh Ahunum, Molla Ğocilak ve Zeydin Kurulbegi gibi adamlar da müşahid olarak aynı hüccet üstüne mühürlerini basmıştır.(5) bu Kitap, Kaşgar büyüklerinden Kutluk Şavki huzurunda uzun süre saklandıktan sonra oğlu Amir Huseyin Kadı ahunumun eline geçmiştir ve 1983’de halk hükümetine teslim edilmiştir. Bu tarihten sonra Ürümçi’de — Şincang sosyal bilimler akademisi el yazmalar bölümünde saklanmaktadır. Ezcümle, cilti üzerine hediyename yazılan bu kitabı, Uygur aydınları elden ele geçirip okumuştur.
4. Abdulrahim Nizari, Turduş Ahun Garibi ve Ahmet Ziya’i gibi şairler “Hazreti Mollam ”ı ziyaret ederken kendine atif edilen şiirleri yazmıştır.
Abdulrahim Nizari(1767?-1850?) Kaşgar medreselerinde müderris olmuştur. Şair bir defa “hazreti mollam” Türbesine ziyarete giderken şöyle bir şiir yazmıştır:
Yene hazreti şeyh hebibi Ecem,
Ki kayrağıda kılmış vücudu edem.
Opalda yatmış Hazreti mevla,
Ki molla demiş her bir zeipu kevi.
Yene hem azizi imamlar diban,
Diyari opal’da olmuştur ayan,
Yene yeri paki azizan durur,
Bunlar menzili kum şehidan durur.
Ki seyd calalleddin Ali necad,
Bunlar yeri paki aslı Bağdad.(6)
Turduş Ahun Garibi(1802-1862?) kaşgar’da yaşayan ünlü şairlerdendir. Kitabi garib gibi bir kaç dev eserleri vardir. şair, Muhammed Sadik Kaşgarı’nın Kaşgarlı Mahmud türbesine kitap vakif etmesine müşahid olanlardandır. O, sık sık “Hazreti Mollam” türbesini ziyaret etmek için gitmiştir ve aynı ziyaretleri esnasında “Hazreti Mollam” mescidinin kapısina şöyle bir şiir yazmıştır:
Ümüd birle gelmişim dergahına padişahim dat,
Bu bekru-zari birle arz kıldım, kılmağıl berbat.
Şair bu şiirin altına “1252, Molla Turduş asi Kaşgarı” diye imza atmıştır.(7)
1839-1840 tarihinde yazılan bu mesneviyi, 1940’lı yıllarında Rabiya ve Saiddin operasını yazmak isteğinde bulunan şair Ahmet Ziya’i, eseri için malzeme toplamak amacıyla “Hazreti mollam”i ziyaret ederken görmüştür. Şairin 1980’lı yıllarında Aynı Operayı temel ederek yazdığı Rabiya ve Saiddin adlı şiiri destanında bu ziyareti anmıştır ve bu hususta şöyle bir şiir yazmıştır:
büyük bilgin Mahmud Kaşgarını,
bu yüce insanın gömüldügü yerini.
Her zaman seçtiği bir seyirgahı,
Zannetmiş o yeri ilimin bargahı,
Bu destanın yazıldığı o esnada ben,
Bir görmek için düşkün oldum oraya,
Ziyaret amacıyla gittim Opal’a.
Gözüm daldı orada kapı tahtası üstüne,
Asıl her yerinde pek çok yazma yazılmış,
İçinde bazıları sağlam, bazıları bozulmuş.
Kapı tahtası üstünde şu bir yazma görülmüş,
Şöyle Demişki, bu Garibi’nin eliyle yazılmış.
Silinmeden o yazma sağlam saklanmış,
Garibinin yazmasının aslı alınmış.(8)
Bundan başka Şemseddin Damollam ile Kutluk Şavki şiirlerinde Kaşgarlı Mahmud’dan bahsetmiştir.
Şemseddin Damollam(1874-1933) Kaşgar’ın ünlü müderrislerindendir, Din adamı ve şaiirdi. o, Aşağı yukarı 20.asrın başlarında Satuk Bugrahan Türbesini ziyaret ederken onun yanında bulunan Çahar Bağda gömülen şair Mahmud hakim Beg’in(1818-1902) mezarını da ziyaret etmiştir ve kabrısı üstüne şöyle bir parça şiir yazmıştır:
Sani Mahmud Kaşgarı’nın yurdu Atuş meşhedi,
Babası Mirahmadı Sultan Satuk şeyhiydi.
İyi bir izler bırakti öldü acep ol rahmeti,
Dine – kavme hizmet etti, mekanı olsun cenneti.(9)
Demekki, Kaşgarlı Mahmud hakkında iyice bir bilgi edinmiş olan Şamseddin Damollam, devrinin tanınmış bilgini ve şairi sayılan Mahmud hakim Beg’e büyük bir saygı göstermiş ve “ikinci Kaşgarlı Mahmud” olarak değerlendirmiştir.
Kutluk Şavki(1876-1937) Kaşgar’da yetişmiş bilgi sever bir zattır. O, Kaşgar medreselerinde ve Kahire’de, İstanbul’da ve Moskva’da tahsılını yapmıştır. Kaşgarlı Mahmud’u iyi öğrenen ve şuurlu bilginlerden olan Kutluk Şavki, 20.asrın başlarında yazdığı “Kaşgar” adlı bir siirinde şöyle yazmıştır:
Küçümsememe Kaşgar’ı , bu yerde merdanlar gömülmüş,
Hazreti Sultan Satuk Bugra’i –hakanlar gömülmüş.
Halk için can verip, düşman ile savaş yapmış,
Ol şehidu kahraman alp Arslanlar gömülmüş.
Işık saçıp “Kutadgu bilig” halki etmiş bahtiyar,
Has Yusup Hacip gibi ilim sahibi kimseler gömülmüş .
Yadıkar etmek için cihan’a yazdı “Divanü Lugat”,
Mahmudul Kaşgarı gibi şeref ve şan sahipleri gömülmüş.
Celbetmiş Şavkini el için ışıklar saçıp
Bu şehirde pek çok halk oğlu insanlar gömülmüş.(10)
5- Min-guo döneminde(1912-1949) Şincang’da bazı kitaplıklar kurulmuştur. Kitap rafında dizilmüş çeşitli kitaplar arasında Divanu-Lugat-it-Türk de vardı. Aynı kitabın okuyucular arasında büyük bir ilgi çektiği bilinmektedirler.
Abdulkadır Damullam(1862-1924) Kitaplığı-- Uygurlarda demokratik hareketlerinin öncülerinden Abdulkadır Damollam, Rusiye’deki tahsılını tamamlayıp Kaşgar’a döndükten sonra Orda Önü’nde bulunan evinin yanında kurmuştur 1920-1924 tarihinde açılmış bu kitaplıkta Divan’ın Kilisli Rifat nüshası konmuştur.(11) Bu nüsha 1915-1917 tarihinde Türkiye’de yayınlanmıştır.
Yusup Has Hacip Kitaplığı-- 1945-1949 tarihinde Ürümçi’de tesis edilmiştir. Bu kitaplıkta Divan’ın Besım Atalay tarafından Türkiye Türkçesine çevrilmiş ve 1939-1941 tarihinde yayınlanan nüshasının yanısıra Kutadgu bilig de konmuştur.(12)
6. Min- Guo’nin ilk çağlarından başlayarak Uygur aydınları ve bilginleri Divan’ı Uygur Türkçesine çevirip milletin tüm fertlerine detaylı olarak bildirmek istemiştir. Bu hayırlı çalışmayı ilk olarak Uygur demokratik hareketlerinin öncülerinden Kutluk Şavki ele almıştır. O, Türkiye’de Tahsılını yaptığı sıralarda Divan’ın Kilisli Rifat tarafından yayınlanan nüshasından bir adet satın almış ve 1917’den sonra vatana dönerken beraber götürmüştür ve tercüme edilmesini gündeme getirmiştir.(13) 1930’ lu yıllarında Şavki’nin vatansever, ateş kaliblı şair Mamat Alı efendi(tavfik) ile beraber Divan’ın tercümesine resmi giriştiğini biliyoruz. Fakat, 1937’de bu iki bilim adamının Shing-Shi-Sai tarafından acıklı bir şekilde öldürülmesi nedeniyle tercüme işleri kesilmiştir. (14)ondan sonra bu Hayırlı harekete, ünlü din adamı ve Arap dili uzmanı İsmail Damollam takıpçı olmuştur.
İsmail Damollam, tahsılını doğum yeri Kaşgar medreselerinde yapmış nüfüzlü bir din adamıdır. Sonra Çöçek ilinde yerleşen İsmail Damollam 1946’de Üç il devrimin önderlerinden Ahmatcan Kasımı’nın teşviki ile Divan’ın 1.ciltini Uygur Türkçesine tercüme etmiştir.(15) Damollam, yeni bir tercüme üslubunu uygulamasına rağmen, sözlüklerin Arapça izahları, notları ve eski dillerin Gramer kurallarını mümkün olduğu kadar detaylı ve kolay anlaşılır bir biçimde aydınlatmaya çalışmıştır. Oldukça sıcak bir tutum ve soromluluk duygusu ile yapılan be tercümede, kendi stellerine uygun bir tarizda bazı Arapça terimlerini çok sayıda kullanmalarına rağmen, bazı sebeblerden dolayı aynı şerefli bir çalışma devam edememiştir.(16)
1950’lı yıllarında ünlü şair ve edebiyatçı Ahmet Ziya’i, Divan’ın çalışmalarını omuzlarına aldı. o sıralarda Kaşgar’da il başkanı olarak tayın edilen Saydulla Sayfullayuf’un her bakımdan desteklemesi ve il’e bağlı emniyet bürosünün başkanı Abdulrahim Emin(fetek)’in düzenlemesi altında Ahmet Ziya’i, 1951-1952 tarihinde Divan’i Türkiye Türkçesinden çağdaş Uygurça  tercüme etmiştir.(17) aynı tercümenin orijinalını Büyük kardeşi, Kaşgar Sakiya medresesinin müderrisi, din adamı ve şair Muhammedhan Maksum sekiz basma tabaklı bir deftere Arap dilinin Hat sanatına uygun bir biçimde istinsah etmiştir. istansah şekli ise defterin sağ tarafına eserin Arapça nüshası ve sol tarafına Uygurça tercümesi verilmek süretiyle yapılmıştır. O çağda Kaşgar’ın müderrislerinden Muhammed Eminhaci gibi Arap dili uzmanları tercüme Orijinalını bilimsel bakımdan gözden geçirmiş ve 3.cildinin son sayfasına şöyle yazmıştır “ tercüman Ahmed Ziyai Bey bu dev eseri çok güzel bir şekilde tercüme etmiş. Biz onun tamamen doğrulugunu tasvip etmek üzere mühürlerimizi bastık”(18)
Sayfullayuf’un Kaşgar’dakı görevi 1953’de sona ermiş.o, Aynı yıl Ürümçi’ye dönerken Divan’ın Tercüme orijinalını beraber getirmiş ve kısa bir zamandan sonra Eyalet Kültür bakanlığına bağlı kültür yadıgarlıkları servisinin sorumlusu ×× Bey’e teslim etmiştir. Sayfullayuf’un bildirdiğine göre, aynı sıralarda, önce Saven ve Çöçeklerde, 1950’den sonra Ürümçi’de çalışan bir adam(adını hatırlıyamamış) Divan’ın matbua nüshasını ve bir tercüme orijinalını sayfullayuf’un eline vermiş ve şöyle demiştir: “muhtemel ben bunu Gün ışığına çıkaramıyacağım. Duyduğuma göre, Kaşgar’da çalıştıgınız sıralarda bu eseri Ahmed Ziyai’nin eliyle tercüme ettirmişsiniz. Araştırmalar için lüzumlu olursa bunundan da istifade edilirsin”.(19) bu tercüme aynı adam tarafından mı yapıldı veya diğer bir kimse tarafından mı yapıldı? Bunu bilmiyoruz. Sayfullayuf Bunları da aynı ×× Bey’e teslim etmiştir.
1960’lı yıllarında Uygur Sayranı Divan tercümesi ile uğraşmışlardı. 1960-1963 tarihlerinde yaptığı bu tercüme, Salıh Mutellifof’un hazırladığı Üzbekçe nüshasından tercüme edilmiştir. Burhan Şaidi bu haberi duyduktan sonra çok sevinmiş ve aynı kitabın Besim Atalay  tarafından üç ciltli olarak yayınlanan ve 1945 de ××, ×× Beyler tarafından kendine armağan edilen Türkçe nüshasını Pekin’den ona göndermiştir. Uygur Sayranı yine Divan’ın Arapça Nüshasini bulmuş ve iki nüshanı Din bilimcisi Muhammed Salıh damollam ile beraber titiz bir tutumla mukayese ederek, tercümenin bilimsel değerini daha yükseltmiştir. O, bu yeni Tercüme orijinalını Şincang Sosyal bilimler akademisi tarih araştırmaları enstitüsü sorumlularına teslim etmiş ve yayına vermesi hususunda oneride bulunmuştur. 1966’de “Kültür devrimi” başlanmış. Böylece bu tercüme orijinalı kara(zararlı) kitaplar listesine alınarak sergilenmiştir. fakat kısa bır zamandan sonra kaybolmuştur.(20)
İbrahim Muthi Bey Pekin’de Milletler yayın evininin kuruluş hizmetine iştirak etmiş ve bir takım kitapların yayınlanması için çaba harcamıştır. O, 1956’ de yayın evi sorumlularına yazılı bir dilekçe vermiş ve Divan’ı yayınlamak hakkında öneride bulunmuştur. Bu öneri yayınevi aracılığıyla Başbakan Zhou-En-lai’e bildirilmiştir. Başbakan bu önerini gördükten sonra hemen “eger Uygurlarda böyle bir klasik eser var olursa, katı yayınlamak lüzumludur” diye bir direktif vermiştir.(21) böylece İbrahim Muthi Şincang’daki ilgili adamlara mektup göndermiş ve Divan’ın tercüme nüshasının hemen Pekin’e iletilmesini istemiştir. Ama, bu istek gerçekleşinceye kadar anıden “eski kitapları tahkık etme herakeri” başlanmış. Neticede Divan’ın yayını da kendiliğinden durmuştur.(22)
7. Min-guo döneminden 1980’lı yıllarına kadar Uygurların okumuşluk kimseleri ve ilimsever adamları Kaşgarlı Mahmud ve Divan hakkında araştırma yapmaya başlamış ve çalışmalarında önemli bilgileri vermiştir. örneğin, bu konudakı araştırmaları ilk olarak Abdukadır Damollam( 1919-1924 tarihlerinde), Kutluk Şavki (1917-1930 yıllar arasında), Mamat Alı Efendi (1930’lı yıllarında) ele almıştır. (23) Ondan sonra aydın kimseler bunları takıp etmiştir. aşaği yukarı 80 sene kadar devam eden bu araştırmaların şöyle bir özeti varkı, 20. asrın ilk yarısında araştırmalar ara sıra devam etmiştir. sadece aydınlar ve bazı okumuşluk kimseler Kaşgarlı ve Divan hakkında belirli bir bilgi edinmiştir. 1950’lı ve 1960’ lı yıllarında Muhammedcan Sadik, Abduşukur Mehmet Emin, Ablimit Rozi, Geng-Shi-Men gibi araştırıcılar bilimsel yönü bir az ağırlık taşıyan makaleleri yazmıştır. Bunların bazıları neşredilmiştir.1970’lı yılların sonunda Chang-Guang-Da, Abduşukur Turdi, Hao-Guan-Zhong ve Ma-An gibi araştırıcıların yazdığı makaleler Uygurçe ve Çinçe yayınlanan dergilerde neşredilmiştir. 1980’den sonra bu konudakı makaleler sürekli oalrak ortaya çıkmıştır. Günümüze kadar Bu konu ile ilgili Uygurçe ve Çinçe olarak neşredilen yazıların sayısı 500 den fazla olmuştur.
8. Kaşgarlı’nın adına atıf edilen okullar kurulmuştur. 1932’de Çöçekte “Mahmudiye Uygur Kızlar okulu” adında yeni – çağdaş bir okul kurulmuştur. Aslında “Kaşgarlı Mahmud” adını takmak isteyen kurucular, Eyalet hükümetinin Çinli umum valisi Chin-Shu-Ren’in öğretim alanında uygulayan terörlü politakasının sınırlamasına maruz kalmamak için, okul adı içindeki “Kaşgarlı” sözünü kısaltarak bahsedildiği şekilde ad vermiştir. 10 mart 1946’de il hükümetinin tasdiki ile “Kaşgarlı Mahmud kızlar okulu” adının kullanılması kararlaştırılmıştır. Böylece, bu , Büyük bilginin adı verilen ilk okul olmuştur. 2 ekim 1946’de Ahmetcan Kasımı bu okulu gözden geçirmiş ve öğretmen ve öğrenim konusunda önemli bir demeç vermiştir(24)
9. Şincang’da Kaşgarlı Mahmud’un Heykelini dikmek teşvik edilmiştir. Ressam Gazi Ahmet, 1957’de neşredilen Güzel sanatımızın rolünü icra edelim adlı yazısında, bu husustan bahsetmiş ve şöyle yazmıştır: “Ürümçi’nin başlıca caddelerinde ve cemaat yerlerinde Kaşgarlı Mahmud ve Başalasagunlu Yusub’un heykelini dikersek son nesillere vatanseverlik, bilim ve ahlak eğitiminin verilmesimde önemli bir rolü olacaktır.” Gerçekten son zamanlarda, yanı 1990’lı yıllarında bilginin doğum yeri Opal’da görkemli bir heykeli dikilmiştir. 1980’den sonra yeniden tamır edilen türbesinin müze kısmında Aynı ressam tarafından büyük boyda yapılmış Kaşgarlı Mahmud’u çalışırken gösteren temsili bir resim konmuştur.
10. 1950’lı yıllardan başlayarak orta okul ve ünversitelerde kaşgarlı Mahmud ve Divan hakkında konferanslar verilmiştir. Çin Halk cumhuriyeti kurulduktan sonra Şincang’dakı Uygur okullarında yeni derslikler kullanılmıştır. 1951’de hazırlanan Vatan edebiyatı adlı orta okul dersliğinde Kaşgarlı Mahmud’un biografyası verilmiştir. 1957’de Şincang enstitüsünde ancak yarım senelik bir muddetle söylenen Uygur Klasik edebiyati içinde Kaşgarlı Mahmud ve Divan hakkında konfranslar verilmiş. Fakat, Bunu ××Bey söylemiştir. Bu gibi konferanslar 1962-1963’lerde tekrar görülmüştür. Bunu öğretmenlerden Muhammedcan Sadik vermiştir.
1978- 1979 tarihlerinde ilk olarak Şincang Ünversitesinde, ondan sonra Kaşgar pedagoji okulunda, İli Pedagoji okulunda ve Kuzey Batı milletler enstitüsünde Uygur Klasik edebiyatı dersliği tesis edilmiştir. bu dersliğin bir bölümü Kaşgarlı Mahmud ve çalışmaları için ayrılmıştır. Şincang Ünversitesindeki aynı dersi Prof.Şarafeddin Ömer söylemiştir.
11. “Uygur edebiyati tarihi” adı ile yazılacak kitaplarda Kaşgarlı Mahmud için özel bir yer verilmek planlanmıştır. 1956-1957 tarihinde Şincang Uygur Özerk bölgesi yazarlar birliği “Uygur edebiyat tarihi” üzerinde bir proje yapmıştır. Bunun için Ürümçi’ye çağrılmış Ahmet Ziya’i Divan’ı yeniden gözden geçirmiştir. İlgili makamların kararı üzerine Ablimıt Rozi aynı kitaba vermek amacıyla alim Kaşgarlı Mahmud ve Divanü lugat-it-Türk adlı eseri adında önemli bir makala yazmıştır. 1957’de gene aynı kitabıın malzeme kaynakları olarak hazırlanmış Uygur klasikları el yazma katalogları’nda Divan hakkında bilgi verilmiştir. Maalesef, 1958’de başlayan sağcılar alayhinde mücadele dolayından bu proje gerçekleşememiştir. Ablimit Rozinin yazdığı makale de sadece 1981 de neşredilebildi. 1978’den sonra Eyalet çapında özel makamların direktifleriyle, Kurumların, Ünversitelerin araştırma bölümleri ve araştırıcılar tarafından değişik düzeyde hazırlanan “Uygur edebiyatı tarihi” adlı Kitaplarda Kaşgarlı ve Divan hakkında özel bir bölüm açılmıştır. Bu Kitaplar 1980’den sonra Ünversitelerde derslik olarak söylenmektedirler.
12. Divan yayını gündeme getirildi ve başarılı sonuçlandı. Eyalet Hükümetinin düzenlemesi altında Eyalet milletler araştırma enstitüsü 1977’de Divan’ın çağdaş Uygurçaya ve Çinçeye Tercüme edilmesini gündeme getirmiştir. Bu, 1978’de devlet sosyal bilimler araştırma projesilerinden biri olarak kabul edilmiştir. Aynı yıl eylül aylarında Şincang sosyal bilimler akidemisinde Abdusalam Abbasof’un müdürlüğiü ve Çin – Hua’nın Müdür yardımcılığı altında bir hazırlık görme komitesi kurulmuştur. neticede dil araştırmaları enstütüsünün araştırıcıları başta olmak üzere ve diğer kurumlarda çalışan uzmanların iş birliği yapmasıyla Divan Uygurçaya ve Çinçeye başarılı olarak tercüme edilmiştir. Uygurça nüshası üç ciltli olarak tercüme edilen ve Baş muharırlığını İbrahim Muthi, baş muharrır yardımcılığını Mirsultan Osman ile İmin Tursun deruhte eden Divan ,1981,1983 ve 1984’de Şincang Halk yayın evi tarafından yayınlanmıştır. Çinçesi 2000’de Pekinde milletler yayın evi tarafından yayınlanmıştır. Divan’ın yayını Çin’de Divan araştırmalarının resmi bir şekilde başlandığını göstermiştir. bu tarihten sonra aynı konuda araştırmalar gittikçe çoğalmıştır ve ayrı- ayrı alanda bilimsel bir hüviyet ile sürdürülmüştür ve büyük bir başarılar elde edilmiştir, hatta bir çok bakımdan yabancı illerdeki araştırmaların önüne geşmiştir. Elbette burada seleflerin bu büyük çalışma yolunda harcadığı çabaları itici bir rol oynamışlardı.
13. Şincang’da ve Çin’in diğer bölgelerinde yayınlanan Lugat, sözlük, Ansiklopedi, rehber ve diğer bilimsel kitaplarda Kaşgarlı ayrıca tanıtılmıştır ve Divan için ayrı bir yer verildi. Örneğin, Uygur bilim adamlarının yazdığı Uygur tarihi ve kültürü ile ilgili çeşitli kitapların dışında Çinlilerin hazırladığı Si-hai(1980, Shang-hai), Çin azınlıkları(1981,Pekin), büyük Çin ansiklopedisi (“millet”, felsefe”, “Çin edebiyatı”, “dil ve yazı” maddeleri,1986, Pekin-Shang-Hai), millet lugatı (1987, Shang-Hai), Çin milletleri tarihindeki şahslar ansiklopedisi(1990, Pekin), eski Uygur şiirlerinden derleme(1982, Ürümçi), Göktürk Tarihi(1992, Pekin), Çinin Kuzeyınde yaşayan eski milletlerin Tarihi( 1993, Harbin), eski Uygur tarihi(1995, Kökhot), Batı eller medeniyet tarihi(1996, Pekin) bunlar arasındadır.
14. Kaşgarlı Mahmud’un türbesi sürekli olarak ziyaret edilmektedir. Yine muhafaza edilmekle beraber tamırı da yapılmıştır. Anlaşıldığı gibi, Kaşgarli, hayatının son zamanlarında yurduna dönmüş ve “medrese’i mahmudiye” adlı bir medrese yaptırmış. adına atıf edilen medresede bir süre müderrislik yapmış olan Kaşgarlı öldükten sonra aynı bilim ocağının yanına gömülmüştür. türbesi Opal kasabasının Azik köyündeki “Hazreti Mollam” adındakı bir dağın yamaçlarındakı “arik Bulak” üstüne gömülmüştür. Kaşgarlı Mahmud Türbesine tarihte “Hazreti Mollam Türbesi” adı da verilmiştir. 900 senelik bir tarihe sahip olan bu Türbe, bildiğimize göre, Hicri 1245’de(1829-1830) ve 1315’de(1897-1898) de iki defa tamır edilmiştir. 1 aralık 1983 de Şincang Uygur Özerik bölgesi Halk Hükümeti özel bir duyuru yayınlamış ve Kaşgarlı Mahmud Türbesinin eyalet hükümeti tarafından ayrıca muhafaza edilecek kültürel bölgeleri listesine alındığını bildirmiştir.burada şunu belirtmek icap etmek gerekir, Çin Devlet Konseyı 6.defa karar alarak Devlet tarafından ayrıca muhafaza edilecekcek kültürel yeri olarak onaylamıştır.
Eyalet Hükümetini bahsigeçen duyurunun kararı üzerine 1984-1985 tarihinde Kaşgarlı Mahmud Türbesi büyük bir ölcüde tamır edilmiştir. Eyalet hükümeti türbenin tamırı için 400 Bin Yuan bütçe vermiştir. Kaşgarlı Mahmud türbesine bağlı muhafaza altına alınmış bölgenin yüz ölçümü 73 Bin metre karedir. Aynı zamanda burası Çin sınırları içindeki önemli bir seyahat bölgelerindendir. her sene Çin Uyruklarından ve yabancı devletlerden binlerce ziyaretçileri kendine çekmektedir.
15. Hazreti Mollam, yanı Kaşgarlı Mahmud Hakkında yazılmış tezkereler elden ele geçmiş ve sevgi içinde okuyacak eserler arasına girmiştir. Bununla kalmayarak, uzun tarihten beri halk arasında söylenegelen Kaşgarlı Mahmud hakkındakı pek çok rivayetler kaleme alındı. Mazideki halk sever edipler bir çok defa hazreti mollam’a atıf edilen tezkereleri yazmıştır. Bu tür tezkerelerin ekseriyeti “Kültür devrimi”ne(1966-1976) kadar halkın elinde saklanmıştır ve adamlar onları çok ihlas ile okumuştur, hatta bazı kısımları hafızalı adamlar tarafından ezberlenmiştir. 1980’den sonra ezberlenmiş bu tezkereler yazıya geçirilmiş ve kaşgar edebiyatı, Bulak, Miras dergilerinde ve Şincang Halk edebiyati(3.cilt), ipek yurdundaki Efsane ve rivayetler, Kaşgar köhne şehir halk rivayet ve hikayeleri, Kaşgar halk hikayeleri ve Uygur Halk rivayetleri gibi kitaplarda yayınlanmıştır. Yine 1980’lerden itibaren Kaşgarlı Mahmud’un hayati tasvir edilen bedii eserler de yazılmağa başlamıştır. bilhassa Farhat Ciylan’ın yazdığı ve 1994’de Şincang halk yayın evi tarafından yayınlan Kaşgarlı Mahmud adlı biografik roman çok dikkatı çekmektedir. Aynı Romanın Zeynure Öztürk tarafından Türkçeye çevrilmiş nüshasının 2006 de İstanbul’da Kaknüs yayınları tarafından yayınlandığı bilinmektedir. Bundan başka Ahmet Ziya’i 1980’lı yıllarında Yusup Ve Mahmud adlı destan yazmıştır.ayrı kısımları Uygur Klasik edebiyati ve On iki mukam araştırma örgütü tarafından hüccetli bir malzeme şeklinde yayınlamıştır. Şair Nurmuhammed İrkinin yazdığı ve Ünlü Muzisyen Tursun Kadırın bestelediği Kaşgarlı Mahmud adlı şarkı 20 senedir Toplumda begenilip dinlenmektedirler.
16. Kaşgarlı Mahmud ve eşsiz eseri Divan hakkında bizzat veya vasıtalı olarak yapılan konfranslar, toplantılar ve Kongreler düzenlenmiştir. 1956-1957’de ilk baharda Ürümçi’de Eyalet yazarlar birliğinin huzurunda Uygur edebiyat Tarihini yazmak hususunda müzakereler yapılırken Kaşgarlı’nın çalışması ve yaşam öyküleri muhakeme edilmiştir. 1977,1978 ve 1979 lerde Şincang sosyal bilimler akademisinde bilginler ve Uzmanlar bir araya toplanıp Divan’ı Çağdaş uygurçaya ve Çinçeye tercüme etmek meselesi ve yöntemleri hakkında muhakeme yapmıştır. 1978-1979 tarihinde Eyalet yazarlar birliğinin huzurunda, 1978, 1979, 1985, 1996 tarihlerinde Şincang Ünversitesinde Uygur edebiyat tarihini yazmak için müzakere yapılırken Kaşgarlı Mahmud başlıca olarak muhakeme edilmiştir. 1980’de Ürümçi’de Türk dili araştırmaları konfransı yapılmıştır. Konfransta bir çok bilim adamları Kaşgarlı Mahmud ve Divan hakkında çalışmalarını ortaya atmıştır. Türk dili araştırma enstütüsünün son zamanlarda yapılan her bir konfranslarında da aynı konuya ait bildiriler söylenmiştir. Çin Türk dili araştırma enstitüsünün 1996’ de kasım aylarında Pekin’de düzenleyen 8. kongresi mahsus Kaşgarlı Mahmud ve Divan’a atıf edilmiştir. Kongreye 50 küsür bildiri sunulmuştur.ekim 2000’de Ürümçide Çin Uygur tarihi ve kültürü araştırmaları örgütünün düzenlemesi ile “Çin Divanü Lugat-it-Türk kongresi” yapılmıştır ve 60’den küsür bildiri sunulmuştur. Kongrenin diğer neticelerinden biri olarak Çin Uygur tarihi ve Kültürü mecmuası’nın 3.cilti(Çinçe ve Uygurça) Kaşgarlı ve Divan’a atıf edilmiştir.(26) Bu  2005’de bilginin yurdu Kaşgarda “1.ulusal Kaşgarlı Mahmud Kongresi” yapılmıştır.Kongrede 130’den fazla bildiri sunulmuştur. Bundan başka Divan’ın yayını için emek harcayan kurum ve şahslar ödüllendirilmiştir.
Ezcümle, 19.ve 20. asırlarda Uygurlar büyük bilgin Kaşgarlı Mahmud hakkında belirli bir ölçüde bilgi edinmiştir. Onlar, Bu büyük insanın adını, kitabını ve hasiyetli türbesini değişik şekillerde dile getirmiştir. Bilimsel eserlerinde onundan bahsetmiştir. Ayrıca, türbesini ziyaret etmiştir, zamandaş adamları ve yeni nesillerin zihniyet bakımından erginliğine kavuşturmak için bilginin sihri gücüne müracaat etmiştir. adının kaybolmadan nesilden nesile ulaşması için zincirli şekilde çalışmıştır ve eserini gün ışığına çıkarmak yolunda destanlık bir çaba göstermiştir. günümüzde büyük dedemiz Kaşgarlı’nın paha biçmez şah eseri Divanü Lugat-it-Türk ilim adamlarının elinde değerini daha da arttırmaktadırlar. Her hangi bir millet ona büyük bir saygi göstermektedirler.

Kaynak ve notlar:
(1)Yusup Has Hacip, Kutadgu bilig, uygurçe, 4341-, 4342-, 4347-, 4352-beyitler, 893-, 895.s, 1984, Pekin, Milletler yayınevi.
(2) MUTHİ, İbrahim, OSMAN, Mirsultan, “Kaşgarlı Mahmudun Yurdu, hayatı ve Türbesi”,”Tarım” dergisi, Uygurçe, 1984, sayı 3.
ZUNUN,M, ÖMER,A, Kaşgarlı Mahmud(mecmue), 1985, Kaşgar Uygur yayın evi.
(3) RUZİ, Ablimit, alim Kaşgarlı Mahmud ve Divanü lugat-it-Türk, Şincang Üniversitesi bilimsel dergisi, Uygurçe, 1981, sayı 1.
(4) ZUNUN,M, ÖMER,A, Kaşgarlı Mahmud(mecmue), 1985, Kaşgar Uygur yayın evi.
(5) ZUNUN,M, ÖMER,A, Kaşgarlı Mahmud(mecmue), 1985, Kaşgar Uygur yayın evi.
(6) ROZİ, Ablimit, Alim Kaşgarlı Mahmud ve Divanü Lugat-it-Türk, Şincang Üvnersitesi Bilimsel dergisi, Uygurçe, sayı 1, 1981.
(7) ZİYA’İ, Ahmet, Rabiya ve Saiddin, Uygurçe, 94.s,1985, Pekin, milletler yayınevi.
(8) ZİYA’İ, Ahmet, Rabiya ve Saiddin, Uygurçe, 94.s,1985, Pekin, milletler yayınevi.
(9) MEHMUDI, Hamud, Hemra’i gazellerinin gerçek müellifi kimdir? “Tarim” dergisi, Uygurçe,1987,sayı 10,135.s.
(10) KURBANI,Muhammed Emin, Şair Kutluk haci Şavki, “Kaşgar edebiyatı”, uygurçe, 1980,sayı 3,71-,72.s)
(11) Ablimit Rozi ile konuşma, 1eylül 1996’ de yapılmıştır.
(12) Ahmat Ziya’i hatıraları, Şincang tarih malzemeleri, Uygurçe, sayı 28,177.s, 1990, Şincang halk yayınevi.
(13)Ablimit Rozi ile konuşma,
(14) ROZİ, Ablimit, alim Kaşgarlı Mahmud ve Divanü lugat-it-Türk, Şincang Üniversitesi bilimsel dergisi, Uygurçe, 1981, sayı 1.
(15) ROZİ, Ablimit, alim Kaşgarlı Mahmud ve Divanü lugat-it-Türk, Şincang Üniversitesi bilimsel dergisi, Uygurçe, 1981, sayı 1. SADİVAKKASOF, G, “ünlü eser divanü lugat-it-Türk”ün uygurçe tercümesi üzerine, “Bulak” dergisi, Uygurçe,1997,1 sayı.
(16) RUZİ, Ablimit, alim Kaşgarlı Mahmud ve Divanü lugat-it-Türk, Şincang Üniversitesi bilimsel dergisi, Uygurçe, 1981,sayı 1.
(17) Sayfullayuf İle yapılan Konuşma,16 mart 2000 tarihinde. Bunu Ablimit Rozi de tasvip etmektedir.
(18) RUZİ, Ablimit, alim Kaşgarlı Mahmud ve Divanü lugat-it-Türk, Şincang Üniversitesi bilimsel dergisi, Uygurçe, 1981,sayı 1.
(19) Sayfullayuf İle yapılan Konuşma,16 mart 2000 tarihinde.
(20) Uygur Sayranı ile konuşma hatıralarım, 16 mart 2000 de yapılmış, “Şincang sosyal bilimler araştırmaları” dergisi, 2001, sayı 3, 48.s.
(21)MUTHİ,İbrahim, Başbakanın Hizmetimize Karşı özenlerini hatırlıyacağım, iş birliği yapmak , aramak, yol açmak ve katkı yapmak, Çinçe,180,s, 1993, Pekin , Milletler yayın evi.
(22)MUTHİ,İbrahim , benim geçtiğim geçitler, “Tanrı dağ” dergisi, Uygurçe, 2000, sayı 2, 75.s,
(23) iş birliği yapmak , aramak, yol açmak ve katkı yapmak, Çinçe,180,s, 1993, Pekin , Milletler yayın evi.
(24)TAŞBAYİF,T, Kaşgarlı Mahmud adındakı Uygur Kızlar Okulu, “Şincang Tezkeresi” dergisi, Uygurçe, 2000,1sayı,
(25) Şincang İktisad gazetesi, Çinçe, 22 hazıran 2006 tarihindeki sayı.
(26) Bu Mecmuanın Çinçesi milletler yayın evi tarafından, Uygurça nüshası Şincang halk Yayın evi Tarafından 2003’de yayınlanmıştır.

Geyretcan Osman(Utğur) – Şincang Ünversitesi Filoloji enstütüsü bağlı Çin edebiyatı Fakultesinde Uygur edebiyatı Bölümünde çalışiyor.
Geyretcan OSMAN, 1958’de Kaşgarda doğdu, 1983’de Şincang Ünversitesi Dil ve Edebiyat fakultesinden mezun olmuştur. 1994’de Docent ünvanını, 2004’ de Profüsür ünvanını kazanmıştır. Şimdiye Kadar Uygur Klasik edebiyatı tarihinden oçerikler(1987), eski Uygur edebiyatı araştırmaları(1999, Çinçe yayınlanmıştır), Uygur Klasik edebiyatı Tarihi(2001), Doğu ve Batı’da Uygurlar(2002), Uygurların Tarihi ve Kültür üzerine denemeler(2003), eski Tarim medeniyeti(2007) gibi önemli eserleri vardır. Bundan başka eyalet eğitim bakanlığının önderliğinde düzenlenen ve Ünversiteler için hazırlanmış Uygur Klasik edebiyat tarihi(iki ciltli, 2003) adlı kitabın ve pedagoji kolejleri için hazırlanan eski uygur edebiyati( iki ciltli,2004-2005) adlı kitabların baş muharlırlığını yapmıştır. çeşitli bilimsel dergilerde ve gazetelerde 250’e yakın yazıları neşredilmiştir.
Bu eser, Uygurça(Çin Uygur tarihi ve Kültür araştırmaları mecmuası’nın 3.ciltide nda yayınlanmıştır), Çinçe (Pekinde yayınlanan milletlerin eski eserleri [minzu guji] ve  Shao-Zhong-Yi hazırlayan Divanü Lugat-it-Türk’e ait makaleler mecmuası,2006, Şincang Halk yayın evi) nüshalarına ve araştırıcının yeniden elde ettikleri bilgileri katmak, telif ve tadıl etmek süretiyle tercüme edilmiştir.


25-28 aralık 2007 tarihinde Yusufcan Yasin tarafından Anadolu Türkçesine aktarılmıştır.


ئۈستىگە قايتىش
 



نۆۋەتتىكى ۋاقىت رايونى GMT+8, ھازىرقى ۋاقىت 2009-6-6 10:51
新ICP备07000889号

Powered by Discuz! 5.5.0  © 2001-2007 Comsenz Inc چۆكمە تازىلاش ئالاقىلىشىڭ - ئىجادىيەت مۇنبىرى Archiver - يانفۇن شەكلى